İçeriğe geç

Sihler neden saçlarını kesmezler ?

Öğrenmenin Dönüştürücü Gücü ve İnancın Simgesi: Sihler Neden Saçlarını Kesmezler?

Bir eğitimci olarak her gün öğrencilerimde şunu gözlemlerim: öğrenme sadece bilgi edinmek değildir; kim olduğumuzu, neye inandığımızı ve dünyayla nasıl ilişki kurduğumuzu şekillendiren bir süreçtir. Bazen bir matematik problemi çözerken, bazen bir kültürü anlamaya çalışırken kendimizi yeniden keşfederiz. Öğrenmenin en derin biçimi, başkasının dünyasına saygıyla bakabilmektir. Bugün tam da böyle bir öğrenme yolculuğuna çıkıyoruz: “Sihler neden saçlarını kesmezler?” sorusu üzerinden inanç, kimlik ve pedagojik öğrenmenin kesiştiği anlamlı bir keşfe…

Bir Kimliğin Temeli: Sihizm ve Kesh İlkesi

Sihizm, 15. yüzyılda Hindistan’ın Pencap bölgesinde Guru Nanak tarafından temelleri atılmış bir dindir. Sihler için “Kesh” yani saçın kesilmemesi, Tanrı’nın yarattığı doğal biçimi korumanın bir simgesidir. Onlara göre insan bedeni Tanrı’nın bir hediyesidir; bu yüzden üzerinde yapay bir değişiklik yapmak, doğanın düzenine müdahale anlamına gelir. Bu anlayış, öğrenme teorilerinde “doğal potansiyelin korunması” ilkesine benzer. Tıpkı bir öğrencinin doğuştan gelen merakının bastırılmaması gerektiği gibi, Sihler de Tanrı’nın verdiği biçime saygı duyar.

Pedagojik Bir Perspektiften Bakmak: İnanç, Kimlik ve Öğrenme

Eğitimde yapılandırmacı yaklaşım der ki: birey, bilgiyi deneyimleriyle inşa eder. Sihlerin saçlarını kesmemesi de aslında kültürel bir yapılandırma sürecidir. Çocuk yaşta öğrenilen bu değer, kimliğin ve aidiyetin kalıcı bir parçası olur. Bu durumu öğretim psikolojisinde “sosyal öğrenme” olarak da tanımlarız. Çocuk, çevresindeki modelleri –anne, baba, topluluk üyeleri– gözlemleyerek değerleri içselleştirir.

Bu açıdan bakıldığında, Sihlerin saçlarını kesmemesi sadece bir dini emir değil, aynı zamanda kültürel bir öğrenme deneyimidir. Toplum bireye, “sen değerlisin, Tanrı’nın yarattığı biçim değerlidir” mesajını öğretir. Böylece birey hem bedensel bütünlüğüne hem de maneviyatına saygı duymayı öğrenir.

Öğrenme Teorileriyle Bağlantı: İçsel Motivasyon ve Anlamlı Öğrenme

David Ausubel’in “anlamlı öğrenme” teorisine göre, birey yeni bilgiyi var olan kavramlarla ilişkilendirdiğinde öğrenme kalıcı olur. Sihlerdeki saç bırakma pratiği, sadece bir dış davranış değil, inançla derinden bağlantılı bir anlam sistemidir. Bu anlam, öğrenmeyi içselleştirir. Sih bir birey için saçını kesmemek, bir kimlik beyanıdır; tıpkı bir öğrencinin kendi öğrenme biçimini keşfetmesi gibi, bu da bir öz-bilinç geliştirme sürecidir.

Motivasyon açısından da bu davranış “içsel motivasyon”un en güçlü örneklerinden biridir. Korkudan ya da ödül beklentisinden değil, inanç ve farkındalıkla sürdürülen bir uygulamadır. Eğitimciler olarak, bizler de öğrencilerimizin içsel motivasyonlarını besleyebilmek için benzer bir farkındalık ortamı yaratmayı hedefleriz.

Toplumsal ve Bireysel Etkiler: Saçın Ardındaki Değer

Sih toplumunda saç, sadece fiziksel bir özellik değil, eşitlik ve tevazunun sembolüdür. Tüm Sihler —zengin, fakir, kadın, erkek fark etmeksizin— saçlarını kesmeden yaşarlar. Bu, toplumsal statü farklarını ortadan kaldırır ve bireyler arasında eşitliği pekiştirir. Eğitimde de bu anlayış, “her öğrencinin öğrenme hakkı eşittir” ilkesiyle örtüşür.

Bu inanç, bireye sabrı, disiplinli olmayı ve benlik farkındalığını da öğretir. Bir öğrencinin öğrenme sürecinde yaşadığı zorluklar karşısında sabırlı olması, bir Sih’in saçını koruma pratiğiyle benzer bir içsel direnci temsil eder. Her ikisi de özdenetim ve kararlılıkla ilgilidir.

Öğrenme Yolculuğunda Bir Soru: Biz Neleri Korumalıyız?

Sihlerin saçlarını kesmemesi, “değiştirmemek” üzerinden bir sadakati temsil eder. Ancak bu sadakat, kör bir bağlılık değil; bilincin ve farkındalığın sonucudur. Bu noktada eğitimciler ve öğrenciler olarak kendimize şu soruları sorabiliriz:

– Öğrenme sürecinde biz hangi değerleri koruyoruz?

– Bilgi çağında “doğallığımızı” ve “öz kimliğimizi” ne kadar muhafaza ediyoruz?

– Öğrenme, bizi kimliğimizden uzaklaştırıyor mu, yoksa ona daha mı çok yaklaştırıyor?

Sonuç: Öğrenmek, Kökleri Anlamaktır

Sihlerin saçlarını kesmemesi, bir inanç geleneği olmanın ötesinde, derin bir pedagojik mesaj taşır: köklerine sadık kalmak, öğrenmenin en derin biçimidir. Tıpkı bir öğrencinin kendi geçmişini, deneyimlerini ve doğuştan gelen potansiyelini anlaması gibi, bu gelenek de bireye “kendini bil” öğretisini fısıldar.

Belki de asıl öğrenme, bir kültürü yargılamadan anlamaya çalıştığımız, bir inancı biçimiyle değil, anlamıyla kavradığımız anda başlar.

Peki sen, kendi öğrenme yolculuğunda hangi değerini koruyorsun?

8 Yorum

  1. Hasan Hasan

    Sadece yüzü değil, tüm vücudu saranburka . Geleneksel Sih kıyafeti, uzun, sarkık bir paltoyla ( choghah ) kaplı sıradan bir kurta ve pamuklu pantolondur . Erkek Sihler, özellikle saç ve sakallarını kesmemeleriyle tanınırlar; saç ve sakalları genellikle büyük bir sarıkla , sakalları ise genellikle bir ağ ile kapatılır. Sadece yüzü değil, tüm vücudu saranburka . Geleneksel Sih kıyafeti, uzun, sarkık bir paltoyla ( choghah ) kaplı sıradan bir kurta ve pamuklu pantolondur .

    • admin admin

      Hasan! Kıymetli yorumlarınız, yazının estetik yapısını güçlendirdi ve daha etkileyici bir anlatım sundu.

  2. Kartaloğlu Kartaloğlu

    Türbanlar, Sih kimliğinin önemli bir parçasıdır. Hem kadınlar hem de erkekler türban takabilir. İnanç esasları gibi, Sihler de türbanlarını sevdikleri guruları tarafından verilen hediyeler olarak görürler ve anlamları son derece kişiseldir . Sihizm her yerde, her zaman var olan ve sonsuz özelliklere sahip tek bir Tanrı’ya inanç üzerine kuruludur , bunu savunur. Bu özellik Guru Granth Sahib’de çeşitli kereler tekrarlanmıştır.

    • admin admin

      Kartaloğlu!

      Yorumlarınız yazıya yeni bir boyut kazandırdı.

  3. Nehir Nehir

    Büyük çoğunluğu, ülkenin 1,4 milyarlık nüfusunun yaklaşık ‘sini oluşturan Hindistan ‘da yaşıyor. Ancak önemli sayıda diaspora nüfusu da mevcut. Kanada, Hindistan dışında en fazla Sih nüfusuna ev sahipliği yapıyor. Ülke nüfusunun ‘sinden fazlasını oluşturan yaklaşık 780.000 Sih var. 1 Ara 2023 Büyük çoğunluğu, ülkenin 1,4 milyarlık nüfusunun yaklaşık ‘sini oluşturan Hindistan ‘da yaşıyor. Ancak önemli sayıda diaspora nüfusu da mevcut.

    • admin admin

      Nehir!

      Bazen aynı fikirde değilim ama katkınız için minnettarım.

  4. Arven Arven

    Sih inancına kabul edilenlerin vücutlarının herhangi bir yerindeki kılları kesmeleri beklenmez . Bu nedenle, tüm Sihlerin, erkek ve kadınların saçlarının kesilmemiş ve tıraşsız kalması beklenir. Türbanlar, Sih kimliğinin önemli bir parçasıdır. Hem kadınlar hem de erkekler türban takabilir. İnanç esasları gibi, Sihler de türbanlarını sevdikleri guruları tarafından verilen hediyeler olarak görürler ve anlamları son derece kişiseldir . 13 Eyl 2019 Türbanlar, Sih kimliğinin önemli bir parçasıdır.

    • admin admin

      Arven!

      Kıymetli yorumlarınız, yazıya metodolojik bir düzen kazandırarak onu daha akademik hale getirdi.

Kartaloğlu için bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

mecidiyeköy escort
Sitemap
grand opera bet girişsplash